Allianz Commercial tarafından yayımlanan Allianz Risk Barometresi’nin 2024 sonuçlarına göre, küresel iş dünyasının en büyük riski siber olaylar olarak belirlendi. Siber olaylar üç yıl üst üste birinci sıraya yerleşirken, iş kesintisi ikinci sırada bulunuyor. Türkiye’de ise iklim değişikliği, geçen yılın en büyük riski olan makroekonomik gelişmelerle birlikte birinciliği paylaşarak ilk sıraya yükseldi. Bu değişiklikle birlikte mevzuat ve yönetmelik değişiklikleri, doğal afetler ve siyasi riskler ön plana çıkan riskler arasında yer aldı. Siber olaylar, pandemi ve çevresel riskler ise ilk kez listeye girdi.
Allianz Türkiye CEO’su Tolga Gürkan, Türkiye’deki değişikliklere dikkat çekerek, küresel ısınmanın iş dünyasında artan farkındalığını vurguladı. Siber tehditlerin dünya genelinde endişe verici bir konu olduğunu belirten Gürkan, Türkiye’de ise iklim değişikliği riskinin birinci sıraya yükselmesinin, şirketlerin küresel ısınmanın fiziksel, operasyonel ve finansal risklerine karşı daha bilinçli hale geldiğini gösterdiğini ifade etti.
Gürkan ayrıca, iklim krizine karşı sürdürülebilir çözümler üretmek için iş birliğine ihtiyaç olduğunu vurgulayarak, sigorta sektörünün bu alandaki çalışmalarını ve şirketlere sürdürülebilirlik yolculuklarında destek sağlamayı amaçlayan hizmetlerini açıkladı. Allianz Teknik Deprem ve Yangın Test & Eğitim Merkezi’nde faaliyet gösteren Çevre ve İklim Değişikliği Hizmetleri departmanı aracılığıyla, işletmelere çevre ve iklim değişikliği hizmetleri sunulduğunu belirtti.
Bu gelişmelerle birlikte, şirketlerin siber güvenlik önlemlerini artırması ve iklim değişikliğiyle ilgili sürdürülebilirlik stratejilerini güçlendirmesi önerilmektedir.
Makalede belirtilen risklerin artmasıyla birlikte, şirketlerin bu konulara daha fazla dikkat etmesi gerektiğini gösteriyor. Türkiye’de iklim değişikliğinin birinci sıraya yükselmesi, iş dünyasının bu konuda daha fazla bilinçlenmesi gerektiğini gösteriyor. Bu konuda şirketlerin sürdürülebilirlik stratejilerini güçlendirmeleri oldukça önemli. Ayrıca, siber güvenlik konusunda da daha dikkatli olunması gerektiğini düşünüyorum.
Türkiye’de iklim değişikliğinin ilk sıraya yükselmesi gerçekten şaşırtıcı. Bu durum, şirketlerin çevre ve iklim değişikliği konusundaki farkındalığını artırabilir mi? Ayrıca, bu artan farkındalık sürdürülebilirlik stratejilerinin ne şekilde etkilenmesine neden olabilir? İlginç bir konu, teşekkürler!
Makalenin getirdiği konular gerçekten önemli. İklim değişikliğinin artık birinci sıraya yükselmesi, iş dünyasının bu konuda nasıl bir farkındalık geliştirdiğini merak ettirdi. Ayrıca siber olayların üç yıl üst üste birinci sırada olması gerçekten endişe verici. Konuyla ilgili ne gibi önlemler alınabilir, bu konuda daha detaylı bilgi alabilir miyiz?